14 Temmuz 2013 Pazar

Hayatınız Seçtiğiniz Kadındır


HAYATINIZ SEÇTİĞİNİZ KADINDIR..MUTLAKA OKUYUN..!!

Evvel zaman içinde Memleketin birinde 90 yaşlarında fakat çok dinç ve genç görünümlü bir adam yaşarmış? 
Çevresinde bulunan herkes ona çok özenir ve sorarlarmış.

... "bu gençliğin sırrı nedir" diye. 
İhtiyar delikanlı güler geçermiş her soruldukça bu soruya.

Ama sorular sık ve soranlar çoğalınca cevap vermek vacip 
olmuş sanki. 
Düşünmüş nasıl anlatırım bu sırrımı kolayca 
herkese. Sonra karar vermiş tüm meraklıları yemeğe davet 
etmeye evine. 
"Bu davette size sırrımı açıklayacağım" demiş. 

Herkes merakla davete gelmiş.Yemekler yenilmiş, içilmiş, 
sohbetler edilmiş vakit iyice gecikmiş.

Ama gençlik sırrı ile ilgili tek kelam edilmemiş.

Herkes konu ne zaman açılacak diye merak ederken adamcağız huri gibi sevimli hanımına seslenmiş. 

"Hatun , şu kilerden bir karpuz getirirmisin bize sana 
zahmet!.." 

Hanım hemen doğrulmuş kilere giderek kaş ile göz arasında gidip bir karpuz getirmiş. 

Adamcağız şöyle eliyle bir vurmuş tık tık diye sonra da :

" Bu olmamış hanım, güzel çıkmayacak, başka 
getirir misin bir zahmet" demiş. 

Hanım onu götürmüş bir tane daha getirmiş. Adam onu da bir yoklamış yine beğenmemiş. 

"Hanım sana yine zahmet olacak ama bu da olmamış başka bir tane getirir misin" demiş. 
Başka istemiş?. Bu böylece dört sefer daha tekrarlanmış . 

Dedemiz beşincide karpuzu beğenmiş ve karpuz kesilmiş, 
misafirlere ikram edilmiş?. Herkes karpuzunu afiyetle 
yerken bizim dedecik sormuş. 

"Eeeee?. Arkadaşlar işte benim gençliğimin sırrı burada 
anladınız mı??" Herkes birbirinin yüzüne bakmış.Kimse 
bişey anlamamış.. 

"Aman dede demişler nerde? Anlamadık biz bu sırrı!" 
Dedecik gülmüş. 
"Efendiler" demiş 
"O gördüğünüz karpuz kilerde bir tanecikti, tekti. Ben 
hanıma git de başka getir dedikçe o kilere gidip geliyor 
aynı karpuzu getiriyordu. Bir kere bile (aman be adam, 
delimisin nesin şu tek karpuzu ne taşıtttırıyorsun bana 
defalarca.) demedi. Beni sizin önünüzde mahcup duruma 
düşürmedi. İşte bütün bu gençliğimi hanımıma borçluyum." 

"Biz birbirimizi hiç başkalarının önünde zor 
duruma düşürmeyiz. Aile içindeki hiçbir şeyi dışarıya 
yansıtmayız. Hep birbirimize destek olur, dert ortağı olur, yardım ederiz. Birbirimizle ilgili olan problemleri yine birbirimize anlatırız. İyi kötü her olayı da birlikte 
paylaşırız."demiş.

Hayatınız seçtiğiniz kadındır.. 

Zevkli bir kadına rastlarsanız,ZEVKİNİZ, 
bilgili bir kadına rastlarsanız BİLGİNİZ, 
zeki bir kadına rastlarsanız ZEKANIZ gelişir. 

Hayata tat kattırır. 

Babil'in Asma Bahçeleri gibi teraslar halinde yükselir ve bir terastan bir terasa sizi kadınlar götürür. 

Ve bugün durduğunuz teras , seyrettiğiniz manzara, 
gördüğünüz hayat yanınızdaki kadının terası, manzarası ve hayatıdır. 

Hayatınız seçtiğiniz kadındır.

Alıntıdır

OKUDUYSAN ve BEĞENDİYSEN ,BAŞKALARI DA OKUSUN DİYE 
PAYLAŞIRMISIN?

11 Temmuz 2013 Perşembe

Uğur MUMCU'nun Tarihe Geçen Köy Enstitüleri Konuşması .

YÜZ ALTIN YÜZ SOPA




Kanuni Sultan Süleyman düğünlerde yetenekli kişilerin gösteri yapmasını çok severmiş.

Yine bir gün, bir düğünde İstanbul’a Osmanlı ülkesindeki bütün canbazlar, madrabazlar, ateş üfleyenler vesaire vesaire hepsi doluşmuşlar.

Kanuni gösterileri zevk ile izlemiş. Birinciye de ihsanlarda bulunacakmış.

Bir adam varmış, dikiş iğnesini 5 metre uzağa koyuyor, dikiş ipini 5 metre uzaktan atıp iğnenin deliğinden geçiriyormuş.

Kanuni bunu görünce hayretler içerisinde kalmış:

-Tesadüfen attı. Böyle bir şey mümkün değil, demiş.

Adam gösterisini bir daha yapmış. Dikiş ipliği yeniden 5 metre uzaktaki iğnenin deliğine girmiş.

Kanuni şaşkınlık içerisinde:

-Bir daha yap bakalım, demiş.

Üçüncü denemeyi ayakta seyreden Kanuni, katıla katıla gülmüş ve şu meşhur emrini vermiş:

-Bu adama 100 altın verin, 100 de sopa atın.

Adam şaşkın:

-Padişahım 100 altını anladık ama neden 100 sopa?

Kanuni cevabını hemen vermiş:

-100 altın maharetin için, helal olsun, 

-100 sopa da boş işler ile uğraştığın için seni cezalandırdım . Bu da bana helal olsun. 

-Bre adam başka işin mi yok? 

-Neye yarayacak bu yaptığın?

10 Temmuz 2013 Çarşamba

Horoz ve Tilki Hikayesi!

 
ABD’de bir askeri okulda ders olarak anlatılan Horoz ve Tilki Hikayesi!

“Dershanede hocayı beklerken ışıklar ka...panmış ve bir çizgi film gösterilmeye başlanmış. Filmin adı ” Küçük Tavuk “.
Bir kümes var. Kümeste bir çok tavuk ile genç ve küçük horozlar, bir de kümesin yaşlı ve büyük horozu bulunuyor. Kümesin etrafında da bir tilki dolaşıyor. Yaşlı ve büyük horoz, tilki içeri girmesin diye kümesin kapısını sıkı sıkıya kapatmış, tavukları dışarı bırakmıyor. Tabii dışarı çıkamadıkları için doğru dürüst yemlenemeyen tavuklar da zayıf ve küçük tavuklar. Yaşlı ve büyük horoz ise dışarı bırakmadığı tavuklara ölmeyecek kadar mısır tanesi dağıtarak yaşamalarını sağlıyor.

Kümese giremeyen tilki bunun üzerine kümesin tellerinde küçük bir delik açarak küçük ve genç bir horoza sesleniyor ve ona biraz mısır veriyor. Mısırı yiyen küçük ve genç horoz her gün gelip tilkiden mısır
alıyor. Bir süre sonra tilki küçük ve genç horoza tek başına yiyebileceğinden fazla mısır verince genç horoz hem kendisi yiyor hem de diğer tavuklara mısır dağıtıyor. Böylece yavaş yavaş yaşlı ve büyük horozun kümesteki gücü kırılıyor. Horozun etrafındaki tavuklar azalmaya başlıyorlar. Artık popüler olan genç ve artık irileşen horozun etrafında ise tavuklar toplanıyor.Bu aşamada tilki kümesin kapısının önüne mısır bırakıyor. Kümeste bir tartışma çıkıyor. Kapıyı açalım mı açmayalım mı diye. Sonunda korkarak kapıyı açıyorlar ve kafalarını dışarı uzatıp yemlenip hemen geri çekiyorlar. Bir süre böyle devam ediyor. Hiçbir şey olmuyor. Kümesteki tavuklar rahatlıyor. Korkuları azalıyor. Nihayet bir gece tilki kümesin önündeki avluya mısır döküyor. Artık korkusuz olan tavuklar genç ve artık güçlü horozun öncülüğünde dışarı çıkıyor ve rahat rahat yemleniyorlar. Kümesteki her tavuk semiriyor. Tilki bir süre sonra gece kümesin kapısından kendi mağarasına kadar mısır tanelerini döküyor. Sabah kümesten çıkan ve korkusuzca yemlenen tavuklar yemlene yemlene mağaraya kadar gidiyorlar. Sonra mağaraya giriyorlar. Onları içeride bekleyen tilki bütün kümes mağaraya girince mağaranın kapısını kapatıyor.”
Çizgi film burada bitmiş. Işıklar yanmış. Ve dersin hocası kürsüye çıkarak, “İşte Üçüncü Dünya ülkeleri böyle yönetilir” diyerek derse başlamış.

Sorular:
1-Kümes NERESİ?,
2-Yaşlı horozlar KİMLER?
3-Genç horoz KİM ?
4-En önemlisi tilki KİM?

Buna göre içinde bulunduğumuz durumu sorgular isek binlerce yorum ortaya çıkar. Unutmayalım Ulusların dostları yok sadece çıkarları vardır.

Başkalarının okumasına da vesile olmak için paylaş..